28 Temmuz 2008 Pazartesi

SEVGİDE BİRLEŞTİLER




SEVGİDE BİRLEŞTİLER

Günler öncesinden başladı nişan telaşı.Misafirler gelecek,en güzel şekilde ağırlanacaklar,gelenek ve göreneklerimize göre kız istenecek,en köpüklüsünden kahveler yapılacak,Allah'ın emri Peygamberin kavli ile söze başlanacak ve sonuçta en güzel şekilde yüzükler takılıp dualarla kurdele kesilecek...

Günler öncesinde bizim tarafta başta damat bohçası olmak üzere bir kaç bohça hazırlandı.Ben en çok damat bohçasını sevdim çünkü öyle bir özenle hazırlandı ki çok süslü ve çok güzel bir şey oldu.Bize de birbirinden güzel bohçalar ve Ayşenur için süslü püslü nişan tepsileri geldi.Tepsileri görmeliydiniz hepsi çok harikaydı.

Bir telaş bir telaş sormayın...Gelin olacak kızımız müstakbel kayınpederine kahvesini ikram ederken kayınpeder kızımızın kulağına eğilip kısık sesle ve muzipçe soruyor;" damadın kahvesi özel olarak hazırlandı mı?" Evet kahve şöyle bol tuzlusundan hazılanıp sunuldu Ali Bey'e...Herkesin gözü üzerindeyken ilk yudumu aldı,durdu bekledi ve devamını bir kerede içiverdi:)

Nişan sabahı erkenden hazırlıklar başladı.Kuaför,fotoğrafçı ve doğruca nişanın yapılacağı otel.Her bir ayrıntıyla tek tek ilgilenildi,her bir detay üzerinde uzun uzun duruldu.Ortak amaç; her şeyin en güzel şekilde yapılması idi.

Kuaförümüz ve çalışanları Ayşenur’u görünce bu kadar güzel bir bayanı çok özel bir geceye hazırlamak için çok da fazla uğraşmayacaklarını anladılar ve baştan belirttiler;
-Maşallah,gelin adayımız zaten çok güzel,bize de bu güzelliğe güzellik katmak düşer.
Başta anneler olmak üzere hepimiz;
-Maşallah,maşallah…tü tü tü maşallah
Ayşenur nişan elbisesini giyipte makyajı falan tamamlanıp karşımıza dikildiğinde maşallahlarımızı tutamaz olduk.
Öylesine büyüleyici gözüküyordu ki annelerin gözleri mutlulukla nemlenmiş elleri duaya açılmıştı;”Aman Allah nazarlardan saklasın…maşallah peri kızı mubarek”
Hele bir de Ali,Ayşenur u almaya gelince kuaföre, bütün bakışlar hayranlıkla izledi ikisini.Tek kelimeyle mükemmel bir çift olmuşlardı.
Bu arada kuaförde bende güzelliğime güzellik ekletmeyi unutmadı.Saçlarımı maşa yaptırdım çok şeker bişi oldum bende J

Kuaför faslından sonra sırada fotoğrafçı muhabbeti vardı.Gelin ve damadın en nefret ettiği olaydır kasım kasım durup objektife sırıtmak.Çekimler esnasında onları izleyemedik ama stüdyodan gelen şen kahkahalara şahit olduk.Ben hani gerilirler,kasılırlar diye beklerken bizim muhteşem ikili çok eğleniyordu belikli.Zaten fotoğrafçı yaklaşık 20 dk sonra çıktı stüdyodan.Eminim adamın sanat hayatında yaptığı en güzel,en çabuk ve hiç yorulmadan yaptığı çekimlerdi bunlar.Çünkü modelleri tam istediği gibi gayet rahat ve çok mutluydular e bu da onun objektifinden kaçmamış olmalı…

Fotoğrafçı olayı da hallolunca doğruca nişanın yapılacağı salona gidildi.Biz Ayşenur ve Ali yi bi süreliğine lobide bırakıp davetlilerle ilgilenmek üzere yukarıya çıktık.Ve bir müddet sonra el ele,alkışlar arasında içeriye girdiler.Gecenin prens ve prensesi…Öyle güzel bir görüntüydü ki gördüklerimiz eller bir kez daha nazar duasına açıldı.Anneler,halalar,teyzeler,yengeler ve diğerleri maşallahları sıraladılar.

Önce afiyetle yemeklerimizi yedik.Yemeğimize hafif bir esinti ve çok tatlı bir melodi eşlik etti.Akrabaları genelde böyle özel geceler bir araya getirir ya herkes o güzel gecenin ve birbirinden lezzetli yemeklerin tadını çıkardı.Yemeğini yiyen, Ayşenur ve Ali nin yanına yaklaşıp defalarca ikisinin birbirine ne kadar yakıştığını söyleyip durdu.Ailelere de gecenin çok güzel geçtiğini,her şeyin ne kadar da güzel düşünüldüğünü söylediler.Başta gelin ve damadın güzel kahkahaları sonra da herkesin mütebessim yüzleri geceyi daha da güzelleştirdi.

Yemekten sonra il müftüsü amca çok güzel bir konuşma yaptı.O düzgün hitabetiyle kalplere dokundu bence.Kısa konuşması ardından alkışlarla yüzükler takıldı ve makas kesiyordu-kesmiyordu esprileriyle kurdele kesildi.Ardından sarılmalar,öpüşmeler,tebrikler,nazar duaları,maşallahlar…”mutluluk” yaşıyorduk hep birlikte,ne güzel.

Beş katlı, kocaman, pembe-beyaz bir parstaydı nişan pastası. Ayşenur ve Ali birlikte kestiler pastalarını ve sevgi dolu hallerle birkaç kez ikram ettiler birbirlerine. Yine flaşlar patladı,maşallahlar kuş olup gökyüzüne uçtu,kamera en iyi açıyı yakalayabilmek adına koşturup durdu.Sanki, sanki çok romantik bir aşk filminin ortasına düşmüş gibiydim.Sevinçle ellerimi çırparak o güzel pastadan payıma düşeni bekledim.Pastam gelince anladım ki bir dilimi yetmez bana,öyle güzeldi ki :)

Biz gençler –sahi bende gencim değil mi?- çok eğlendik bu gecede…espriler,şakalar,komiklikler…Sözü fazla mı uzattım ne? Yaşanan güzelliklerin çok az bir kısmını yazabildim. Bir “peri masalı 1. bölüm” den çok kısa bir kesit sundum sadece.